4 Ocak 2011 Salı

Şeytan Üçgeni:Bölüm 1 Yeni Tohum



Yemyeşil bir doğa,mutlu insanlar,paylaşmak ve eşitlik.Eski dünya hakkında bildiğim bazı şeyler bunlar.O film makaraları ve vault incilleri olmasa dış dünya ve geçmişle ilgili pek bir şey bilemeyeceğiz biz vault-insanları.

Çocukluk günlerime dalıp gittim bir anda.O,bizlere su transformatör çipini getirmiş olmasaydı,olacakları düşünmek bile çok korkutucu.Peki neredeydi''O'' seçilmiş kişi? Hala vahşi dış dünyada hayatta mıydı acaba?Ya da Kendi Vault'unumu kurdu?Derken kapının açıldığını duydum.Cevapsız olan soruları savuşturup gelen hastayla ilgilenmeye koyuldum.

-Dr.Stim siz misiniz?

-Evet.Nasıl yardımcı olabilirim ?

-Test sonuçlarını incelemenizi rica edeceğim mümkünse.

Bayanın uzattığı kağıtları raporları alarak şöyle bir göz attım.Gördüklerim mutluluk vericiydi.3 yılın ardından hamile kalmayı başaran tek bayandı.

Sevinçle ''Hamilesiniz değerler pozitif'' dedim.Genç bayan ne diyeceğini şaşırdı ve şaşkın tavırla''Şimdi ne yapmam gerek?''diyebildi.İnsan oğlu yeraltında yaşamaya başladığından beri tutulan verilerden anlaşıldığı gibi genlerinde fazlası ile değişim olduğu gözükmekte ve bu değişim ile birlikte doğurganlık özelliği de git gide azalmakta.Güler bir yüzle''Merak etmeyin ben bu sonuçları yönetime bildireceğim ve sizi büyük ihtimal ödüllendireceklerdir.''dedim.Şaşkınlığın yerini gururlu bir sevinç almıştı genç ve alımlı bayanda.Ödülün ne olduğundan habersizdi tabi ki.Rahminden bir çok örnek ve D.N.A kopyaları alacaklardı.Teşekkür ederek odadan ayrıldı.Tekrar durağan günün içinde yalnızdım.Sessizliği Radyo yayını bozmaktaydı.Sakin ve güvenli Vault hayatımda küçük umutlar besliyordum neşeli melodiler eşliğinde.Raporu bilgisayara girdim.Mesai arasına az kalmıştı.Bu günkü yemekte aynı şeyleri yiyecektik.

Kuru köfte ve Püre.


Bu esnada ıssız toprakların başka bir bölgesinde....

Kum fırtınası diye bağırdı gözcü.Death Clawların bile mağaralara kaçıştığını ilk defa şahit oluyordum.Genelde bizim gibi doğudan-güney batıya giden kervanlara saldırırlar ancak fırtına onları bile korkutuyor anlaşılan.Rüzgarın estiği yönün aksine ilerleyip bir yamacın altında kamp yapmaya karar verdik.Kervanda benim dışımda 7 koruyucu,5 şoför,2 lider ve 13 yolcunun yanı sıra yükleri taşıyan 20 brahmin öküzü yer almakta.

Benim bu kervana katılmam Rock'n'Rolla tanrısının bana bir lütfüdür.

Bu kervana katılmadan önce Raider'dım.Baskıncılık,Köle tacirliği,uyuşturucu satıcılığı,infazcılık aklınıza gelen ne varsa,ancak şimdi geçmiş bu sefilleri koruyorum,kardeşlerimi öldürüyorum.2 hafta önce N.C.R yakınlarında bulunan çöp şişçiden tahsilatı parasını almaya giderken yolda yediğim çift taraflı vurgun sonucu bu kervanın bir parçası oldum.Ucuz kurtulmuştum.Enclave askerlerinin benimle işi neydi bilmiyorum ama şanslıydım.


Gerçek adım olan Kuzgunu kullanıyordum ve şüphe duymuyorlardı benden.İyi para kazanıyor ve iyi silahlar kullanıyordum.Liderleriyle aramızdan su sızmazdı.Yasak olmasına rağmen ben ona jet sağlardım oda bana daha fazla para.Eğer böyle devam edersem benimde onlar gibi bir kervan lideri olabileceğimden söz ediyorlardı kendi aralarında.Hakkımda heyecanla konuşmalarına aldırış etmiyordum.Benim planlarım farklıydı.Broken Hills'ten yola çıkacak olan kervan Junktown'a yol alacaktı.Junktown'a 2 gün uzaklıktaki Raider kasabasına ulaşmalıydım.

Ancak Buna vakit vardı.

Junktown'dan 7 gün doğu Mesafesi:N.L.V



Vault 21 sanırım Vault teknolojisinin son noktasıydı.Eski Vegas alt kısımın yer almaktaydı ve Vault insanları hem sıkılmıyor hemde dış dünyadan uzakta kalmıyorlardı.Yukarıda ayakta kalan yapılarda hala ışıl ışıldı.Bu görkemini hala sürdüren mekanlardan birisi ise Gommarah'idi.Bense Gommarah'da kurpiyer olarak çalışmaktayım.Burada çalışmak zordur.N.L.V'nın sex yatağı ve pis işlerin döndüğü yerdir.Benim adım Kitty.Burada bana şans şeytanı derler,bana ait masada kime istiyorsam ona kazandırır,kimle istiyorsam onla yatarım.İyi bahşiş almıştım dün gece ve kıçım acıyor olmasına rağmen yüzüm gülüyordu.Bu işin kurallarından biriydi güler yüzlü olmak.Kasa değişim vaktine 20 dakika kalmıştı.Bu günlük vardiyamın bir kısmıydı.Bir kaç el daha black jack oynattıktan sonra masayı kapatıp pulları iade ettim.Kasiyer çocuk bir kağıt uzattı.Kağıtta oda numarası yazıyordu.Makjayımı tazeleyip gittim.Kapıyı açtığımda Nero karşımdaydı.Beni kucağına oturtup viski ikram etti.Görevimden bahsetmeye başladı ve avans parayı verdi.

Ertesi sabah tahsilat yapacağım malları alacak ve gece sularında yola koyulacaktım.Şimdi ise görevim Büyük Nero'u mutlu etmekti.


Devam edecek...

Lord magius/Haribo extreme culture aittir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts with Thumbnails